Giriş
1.
S/öz
2.
S/özüm
3.
“Söz” deyip geçme.
4.
Sözde göz vardır.
5.
Söz bu, kötüsü kötüdür; iyisini içen “bi daha” ister.
6.
Söz bu, sağlam olmalı; başka kulpu yoktur insanın.
7.
Söz bu, varlığımızın ses heykeli; yüksekte ve dik durmalı.
8.
Söz bu, günlük ihtiyacın kadar bulacak, alacaksın. “Aç karnına gitmez.” diyen de vardır; “Aç-tok fark etmez.” diyen de…
9.
Söz bu, eylemin çiçeğidir.
10.
söz bu, duygularımızın ön yıkaması; yazma, durulama suyudur.
11.
Söz bu, güçlü doğmuşsa gâh önüne katar kovalar gâh arkasına takar sürükler.
12.
Söz bu, güçlü doğmuşsa duvarları, dağları, okyanusları, çağları aşar; yaşar da yaşar.
13.
Söz bu, yerine zamanında fidelenmezse pürçekleri kurur.
14. Söz bu,
içinde “öz”ü barındırır.
Kızaran, kızarmayan yüzü;
ateşi, alevi, külü, közü;
nereye nasıl baktığı besbelli gözü;
bir dersin yüzü barındırır içinde.
15.
Söz, suya benzer.
Suyun vatanı olmaz.
Hangi bulutların damlasıdır bilinmez içtiğimiz.
16. Söz, sözleşenler arasında sağlam bir köprü gibidir. Ayaklardan biri yıkıldı mı anlamı kalmaz. Biri anlaşmayı bozduktan sonra, olsa olsa James Joyce’nin “iskele”si…
Taneler
1.
Bir çiçekle yaz gelmese de yazın müjdesi gelir.
2.
-Beni benden alan, senden de alır.
-Hani sen bende idin; senden nasıl alacaklar?
3.
Ne kadar yükselirsen o kadar düz (küçük demeye gerek yok, o bilinir) görürsün aşağıyı.
4.
Herkes kendi kafesinde hürdür.
5.
Aslan evcilleşmedi de heykeli dikilmedi mi?
6.
Felsefe, yaşam okyanusunda boğulmamak için başımızı dik tutmamızı sağlar.
7.
Sanatçılar sustular mı, insanları göremezsiniz.
8.
Şairlerin susması, herkesi aşağılamasıdır.
9.
Sevmek, ruhunu teslim etmektir.
10.
Sevmek, bir/leşmektir.
11.
Sevenler indinde alt üst aranmaz.
13.
Yarın yoktur; olursa ne âlâ.
14.
Sen bir türbe ol da yıkan utansın.
15.
Herkesin türkü söyleme hakkı vardır; kimse sesim güzel diye ağlamaz.(gülmez)
16.
Varlık türlü türlü olur; yokluk benzer birbirine.
17.
Sır, mükemmel olmadığından saklanmaktadır.
18.
Sevmek, toprak olmayı göze almaktır.
19.
Perdeler, sevgiliyi görmek için açılır.
20.
Canın hurdası yoktur.
21.
Büyük şair odur ki mezarını görenler bir şiirin okur da geçer.
22.
Vücudum o kadar güzel ki ruhum onunla olmak için özgürlüğünden vazgeçti.
23.
Beni bana bırakın yeter
Bana beni bırakın yeter
Yeter beni bana bırakın.
24.
Sanatçılar ve bilim adamları, ömürlerini “yok”ları arayarak geçiren elden ayrıksı kişilerdir.
25.
Hayvan “işte” (işte hayvan)… Üç gün yemle, dördüncü gün gemle.
26.
Yaşamak, ölme sürecidir; ölümün provası yoktur.
“Benimle ol, istediğin gibi yaşa” demek, “benimle ol, istediğin gibi öl” demektir.
27.
Konuşma, bazen içi açma, çoğu zaman örtme çabasıdır.
28.
Yükü, büyük taşır.
29.
Semah, kâinata cephe selamı durmaktır; yaşamak, semaha katılmaktır.
30.
Pek çok kişi için samimiyet, niyetin ağızdan kaçırılmasıdır.
31.
Pek çok kişi, kahkahayla kapatır yalnızlık trajedisinin son perdesini.
32.
Ayrılık korkusu, sevgilinin gözünün nurundan, dizinin ferinden gelir. Gerçek seven, ayrılıktan korkmaz.
33.
Öyle küçül ki, düşman görmesin; öyle büyü ki düşman kalmasın.
34.
Kış, tomurcukların geri çekilişidir.
35.
Meyvenin yüküne her dal dayanmaz.
36.
Geri dönmek yoktur; gittiğin yerden yine gitmek vardır.
37.
Çiviler, sık, eşit ve çok olursa batmaz; az ve yeni şey söyle.
38.
Şiir, dilin şarap halidir; şâir, şarap şişesi.
39.
Sultan samanlığa davet edilmez.
40.
Ten uyumum toprakladır.
41.
Pürçeği olmayan sözün ışkını olmaz.
42.
En sıcak sevgililer bile birbirine karışmadan akarlar denizlerine.
43.
Aç bebek meme yadırgamaz.
44.
S.özüm tabiata ters düşmesin, yeter.
45.
Ölenle ölünmez; ölenle yaşanır.
46.
İyi insan olmak iyi ayakkabı giymek gibi bir şeydir. Yaşam yolculuğunda kendini iyi hissetmeni, sağlar. Başkaları için hiçbir anlamı olmayabilir.
47.
Sonuçların sebeplere bölümünden kalan sıfırdır. Şöyle desek de olur:
Sonuçların sebeplere bölümünden kalan, kör şeytanla kambur felektir.
48.
Her gün uzun uzun konuşmalıyız sevdiklerimizle
Her gün yeniden tanışmalıyız yani. (Not: Burada eylemlerin kılınış özelliğinden kaynaklanan anlatım bozukluğu yoktur.)
49.
Fazla yaklaşma insanlara; basarlar.
50.
Fazla yaklaşma insanlara boşluğun görülür.
51.
İyi insan, insandan neden uzaklaşır? Ya kendisi kirlidir, “Kirletirim.” diye ya diğerinin kirli olduğunu düşünür, “Kirlenirim.” diye…
52.
İnsan büyüdükçe dünya küçülür.
53.
Sevgili, “sen”i “ben”imseyendir.
54.
Bir gemi geçer de yüreğinden dalgası olmaz mı hiç?
55.
Ulaşmak yoktur, yakın olmak vardır.
56.
Tanışmak yoktur, görüşmek vardır.
57.
ömrü bol gelenler de var, ömrüne sığmayanlar da…
58.
“İki”, “bir”in dallanmış halidir.
59.
Kendinden geçen senden de geçer.
60.
Kurt girer döl kırılır
Yâr gider kol kırılır
Düşüne sıkı sarıl
Düş düşer yol kırılır
61.
Sevmek, birileşmektir.
62.
Sen bende değilsin; istediğin gibi yaşa.
63.
Soru üreten, soran baş: Bin bir çiçekli bahar. Bundan daha güzel ne var?
64.
Ben kimseye gelmedim; dünyaya geldim.
Sizin için de “Filan tarihte dünyaya geldi.”diyorlar. Unutmayın.
65.
Âşık bir hâldeş bulunca
Söz uzar yâr üstüne
66.
Gönül bağı iki yandan birisi senin elinde
67.
Ne gelene sevin ne yan gidene
Seyredip geçmeye girdik bedene.
68.
Kendini ele/ellere verme.
69.
Her sözümüzün son sözümüz olabileceğini düşünerek söyleyelim.
70.
Öyle yaşa ki ne zaman ölsen şehit olasın.
71.
Çamlıbel’ler çoğalır Köroğlu çoğalınca.
72.
Acı, “eyvah”, “vay”, geçer
Sayılı gün say geçer
Yeter ki sağlık olsun
Gün dolanır ay geçer
73.
Ruhum yakasını yırtar
Her ne giyse dar üstüne
Budansa da yine sarkar
Bu dallar duvar üstüne
74.
Bugün dünden acıdır
Acı pir ilacıdır
dikenli teller bizim
Başımızın tacıdır
75.
Bir zamanlar burda su vardı diye
Kurumuş pınara suya gidilmez
76.
Sindirim sistemin hassaslaştıysa
Dün yuttuğun lokma bugün yutulmaz
77.
Bir kaş kırıştırsın sırt dönsün hele
Dostun bahçesine adım atılmaz
78.
Bu kış geçer yine açar
Kardelenler kar üstüne
79.
Zirve yolcusunun düzü mü olur?
80.
Âşıklar hep can der “cananım” derken
Kendine yol alır yâre giderken
81.
Dolaşır etrafımda sarmaş dolaş âşıklar
İçimden emin bir ses ısrarla der ki bana:
“Sen bakma ona buna sarıldıklarına
Hep kendine doğru yol alır sarmaşıklar”
82.
“Kara haber tez ulaşır”
Gittiği yere bulaşır
83.
İt yesin tenim’ özüm ben
Boşluğa düşmüş sözüm ben
Açılmış bir çift gözüm ben
Dünyayı yalar giderim
84.
Hem diriyim hem ölüyüm
Hem Mansur’um hem Ali’yim
Ben kavağın uç dalıyım
Budanıp geldim bu güne
85.
Yoksul hangır hangır gülmez
Karıncalar kederlidir
Hazdan kaykılanlar bilmez
Acıdan bükülen bilir
86.
Sertleşip kaykılan bir gün bükülür.
87.
Zirveye giden geniş bir yol yoktur; bulunduğun yere bağlı olarak patikalar, belki…
88.
“Biri beni benden kurtarsın!” demeden kendinden kurtuluş savaşını başlat.
89.
Kirli çamaşırlarımızdan utanmamayı öğrenecek ve başaracağız; yoksa o yük belimizi büker.
90.
Asıl yoksulluk, kişinin üstüne yemin edebileceği bir şeyi kalmaması halidir.
91.
Hava kötü demez, gün geçer. Şen olmaya bak.
92.
Tek kanatla kuş uçamaz.
93.
Söyle, dinlerim. Acı da olabilir, tatlı da… Pazardan sirke de alırım bal da…
94.
Yalnızlığın kolları çoktur; sardığını kuvvetle hissettirir.
95.
Sevdiğin gidince güneşe de bir hâl olur.
96.
Pir Sultan bir hata yaptı
Hızır Paşa yaşadı
Ben senin anmam adını
97.
Denizi dalgalı gören bir daha durulmaz sanır.
98.
Her lale devrinin ardında bir Patrona Halil isyanı…
99.
Tohumu umut yeşertmez; anılarına yaslanmayan filiz ayakta duramaz.
Son Söz 1
Dur hele!
Ruhumun tualine resmini çiziyordum,
Tam bütün yeraltı suları parklardaki fıskiyelere bağlansın diyordum ki; sen geldin, hoşgeldin!
Ah bir de aramızdaki şu hoşgeldin olmasa,
Çizmelerimi çıkarınca yollar unutulsa.
Çizmelerini… teşekkür ederim.
ilginize teşekkür ederim. Nereden alıntılandığını bilemedim. “… çizmelerini…” şeklinde düzeltecektim.
Sağ olasın, sevindirdin beni.
Şeker lisesi, bağdaşmaz imgeler dersinden 😊 Sizi, artık herkesin tanıma şansı olmasına çok sevindim hocam.
Çok sevindim. Teşekkür ederim.Sevindirenlerin bol olsun Şirin.